14 Ekim 2014 Salı

Arıcılık Mehmet Yüksel...


Selam arı dostları,
Mevsim şartlarımız Ekim ayına göre şimdilik iyi geçiyor,
arılarımızın Varroa mücadelesi ikinci aşamasıda bitti,
birinci aşama bilindiği gibi doğal Varroa mücadelesi 
olarak yapılıyor ve nektar akımı olduğunda ilaçsız ve
organik asitsiz bir işlemdir ve 
bala kesinlikle kalıntı bırakmaması gerekir.

Doğal Varroa mücadelesini koloniye bir adet
boş bir çerçeve vererek veya erkek temel petekli
bir çerçeve vererek uygulayabilirsiniz.

Varroa bilindiği gibi erkek çerçevelerine girmeyi
daha çok tercih ediyor.

Petek gözlerinde erkek arı gelişimi 
3 gün daha fazla olduğu için ve Varroa sıcağı fazla
 sevmediği için dış kısımlarda bulunan petek gözlerini
tercih ediyor.

birinci varroa mücadelesi doğal bir şekilde 
yapıldıktan sonra ikinci aşaması olarak son hasatta
 ballıklardaki ballarımızı aldıktan hemen sonra
arılarımızın organik asitler ile mücadelesi başlıyor.

Kolonilerimizde halen kapalı gözlü yavru bakımı 
devam ettiğinden bazı organik asitler kapalı gözlerin
içine tesir etmiyor.

Laktik asit veya Oksalik asit gibi organik asitler
arıların birbirlerine deyerek temas ettiği için temas 
etkili asitlerdir ve kapalı petek gözlerinde etkili
olamazlar.

Kapalı petek gözlerine buharlaşarak içeri giren 
Formik asit ise tesirlidir ve kolonide kapalı petek
gözleri olduğu halde tesirini gösterir.

Fakat kullanımında çok dikkat etmek gerekiyor ve
mutlaka gereken sağlık önlemleri alınmalı.

Koloni bakımlarını şimdilik bitirmiş oluyorum,
beslenme ve Varroa mücadelesi yapıldı,
şimdi kolonilerde yavrusuz bir dönemi bekleyerek
 son olarak Oksalik asit damlatma işlemi 
yapılacak.


Arılarıma sonbahar aylarında faydalanabileceği
çiçeklerin olması sevindirici.


Anası alınan küçük koloniden önceden bahsetmiştim,
iki sefer Laktik asit uygulamıştım ama kapalı gözleri olduğundan
ne kadarda uygulasanız kapalı gözlerden yeniden varroa çıkıyor.

Bu sefer Laktik asit mücadelesi uyguladıktan sonra
başka bir kovan önüne arıların hepsini silkeledim kapalı
gözlü olan çerçeveleri ise başka yere kaldırdım.

Kış yavaş yavaş geliyor,
küçük kutulardaki mini kolonileri değerlendirmek
 gereklidir çünkü küçük kutularda arı kışlatması
çok risklidir.


küçük koloniyi riske atmadan anası olan bir koloni ile
birleştirdim.


almanyada sonbahar aylarında yapılan bir işlemde
zayıf kolonileri birleştirmek oluyor.

Kışa kuvvetli ve sağlıklı bir şekilde giren koloniler
besinlerini fazla tüketmiyorlar haliyle kışı
sağlıklı bir şekilde çıkabiliyorlar.



kutudaki arıları silkelemeden önce bolca duman verdim,
duman vermemin sebebi arılar kursaklarını
 bal ile dolduruyorlar, böylelikle yabancı bir koloni
kursağı bal ile dolu olan bütün işci arıları problemsiz
kolonilerine kabul ediyorlar.

Yukarıdaki resimde ruşet kutunun işci arıları 
yabancı bir kovanın önünde görünüyorlar.

İşci arılar hemen kovan içine dalmıyorlar ve izin
verildikce içeri alınıyorlar, böylelikle kovan önünde
 dövüşen arı görünmüyor.




zorla içeri girilmeyeceğini onlarda biliyor,


sonbahar meyvesi Elmalar hasat edilmeye 
devam ediliyor.


çeşit çeşit elmalar,


soğuk hava deposunda saklandığında,
dalından taze koparılmış gibi uzun süre lezzetli kalıyorlar.

Elmanın cinsi ise   '' Pinova '' 


kendi ektiğimiz faselyalar çiçek açtılar,


sonbahar aylarında koloniler için bulunmaz bir nimet,
hava sıcaklığı arılarımıza müsade ettiği sürece
polen ve nektar toplama çalışmaları 
devam edecektir.


bu sezon ektiğim çeçeklerden kısmet olursa gelecek yıl
yine ekmek istiyorum.


ektiğimiz hardal çiçekleride arılarımız için faydalı,


sonbahar aylarında polen kaynağı olarak kullanılıyor,



Varroa mücadelesinde çekmeceye ölü düşen arı zararları
toplu resim çektirmişler.


çekmeceye koyduğum mutfak bezlerine Formik asit
damlatarak mücadele yapmıştım, 
sonuç olarak tesir ettiğini görmüş oldum.


 çekmecelerin faydası baya çok çünkü
yaptığınız mücadelenin sonuçlarını görmeniz gerekiyor,
yoksa tesir ettimi etmedimi diye düşünüp durmamalıyız.

 Geçen hafta bahçemizde biraz işimiz vardı,
babam ile ben biraz fazla çalışarak terlemişiz, şifayı hemen kaptık
tabiki ve yataklık olduk bunları neden anlatıyorum çünkü
değerli arıcı dostum Sabahattin Osmanoğlu beni önceden
davet etmişti bende severek katılacağımı kendisine
söylemiştim ama ne yazıkki hastalığım sebebi ile
arıcı dostlarımın güzel sohbetlerine katılamadım.

 
Sabahattin kardeşim,
inşallah bir gün güzel sohbet etme imkanımız olur.

 Bütün arı dostlarına,
Selamlar Saygılar.