10 Şubat 2014 Pazartesi

Arıcılık - Şubat 2014 - Bahar gibi kış yaşıyoruz...


Selam arı dostları,
2014 yılına gireli bir kaç gün oldu,
tarihe bakıyorum 10.Şubat oluvermiş bir anda :) 
zaman çok çabuk geçiyor.

Yukarıdaki resimde poleni bol olan söğüt ağacını
görüyoruz,erken uyanır mı bilemiyorum.
Hava sıcaklığı bazen 10 C° ile 15 C° derece arası oluyor.

Sıcak güneşi gören arılarda hemen dışarıya çıkıyorlar,
bazılarında ise ayaklarında polen görebiliyorum.


Kolonilerde yavru faliyeti başladığı kesin,
polen taşıyan kovanlar genelde yavru bakımına başlamış
oluyorlar.


yavru bakımına başlayan koloniler ise besin stoklarını
hızla bitiriyorlar.

Koloni iç sıcaklığı 35 C°derecede tutmak baya enerji
harcıyor ve gerektiriyor,arılarda bal stoklarından tüketerek
kovan iç sıcaklığını sağlıyorlar.

Bu yüzden kolonilerimizin besin stoklarını kontrol etmemiz
şart oluyor,gerektiğinde mutlaka hemen müdehale etmemiz
gerekiyor.

Acilen ilk yardım gerekiyor ise ballı şerbeti arıların üstlerine
püskürtmek gerekiyor,böylelikle arılar kuvvet kazanıyorlar
ve verdiğiniz besine daha rahat ulaşabiliyorlar.

Besin stokları biten kolonilere mutlaka diğer besini çok olan
zayıf kolonilerden fazla olan besin stoklarından bir kaç çerçeve alarak besini olmayanlara vermek doğru olur.

Besin stokları hepsinde zayıf ise invert şurup ile
hızlı bir şekilde besin stokları yapmaları 
sağlanması gerekir.


bazı işci arılarda maşallah polen bile görünebiliyor.


resimler 6.Şubat 2014 ait,
o gün güneşliydi hava ve arılar güzel uçtular.


Apimaye Termo kovanlarımda da durum aynı güzellikteydi,
arılarımın uçuşunu izlemek büyük zevk verdi bana.


karniyol arılarım,


arılarımın soğuk hava şartlarına dayanıklı iyi adapte olduklarına inanıyorum ve aynı zamanda yazın sıcak ve rutubetli havalarda
zevkle çalıştıklarını gözlemleyebiliyorum.

Kovanlarımın altları özellikle telli taban olduğundan,
rutubet ve aşırı sıcak olmuyor,böylelikle arılarımın
ekstradan kovan içini soğutma çalışmaları olmuyor,
telli tabanı herkeze tavsiye ederim.


çilek tarlasında son durumları böyle,
solan yaprakların altından yenileri geliyor :)


mutlu tavuklar,
mutluluklarına devam ediyorlar,
çünkü aralarına yeni genç mutlu bir horoz katıldı.


mutlu tavuklar,


tavukların doğal yaşantıları devam ediyor,


son olarak bir poz daha,
işlem tamamdır.


resimde görünen meyvenin ismi Pitaya imiş,
değişik meyveleri zaman zaman alıp tadına bakıyoruz,
pitaya bunlardan biri.



Kaktüz meyvesi olduğunu sonradan öğrendim,


dışında dikeni filan yok,


nasıl keseceğimizide bilmediğimiz için ortadan kesmeye
karar verdik.

Hani ortasında büyük çekirdeği olur diyede dikkatlice
kesiyoruz tabiki :)


içi aynen böyle kivi meyvesi gibi küçük küçük
çekirdekleri var.


Pitaya meyvesi,


benim dış kabuğundaki renk ilgimi çekti,
çünkü çok canlı bir renkti.




meyvenin içi kabuğundan sanki kendiliğinden
 çıkıyormuş gibi çıktı.


Pitaya dilimlendi,


meyvesinin tadı beklediğimden daha iyi çıktı diyebilirim,
kivi gibi ekşi değil daha çok tatlı bir tadı var ama şeker gibide 
değil ama çok hoş bir meyve.

Meyve çekirdekleri kaktüz meyvesi gibi sert değil
kivi gibi yerken fark edilmiyor bile.


Pitayanın çekirdeklerini tohum için aldım ve
 kağıt mutfak bezinin üzerine kuruması için bıraktım
baharda denemek istiyorum,büyütebilirsem harika olacak.

Bu eksotik meyvenin ülkemizde üretebilme şansı çok yüksek
sıcak ve rutubetli tropik ortam istiyormuş,ülkemizde istenilen
bütün kriterler var,bence olur.

Belkide çoktan var biz bilmiyoruz :)


Bütün arı ve doğa dostlarıma,
Selamlar Saygılar.