27 Haziran 2009 Cumartesi

27-Haziran-2009 Arılığımı kontrole gittim.

Bugün arılığımı kontrol etmek için arılığıma doğru yürümeye
başladım,yolun kenarında öncelerden kalmış hardal
çiceklerini gördüm ve sizlerle paylaşmak istedim.
Arıların bu küçücük alanda bile bulabildikleri bütün
nektarları büyük bir hızla topluyorlar.

Arıların yanında nektar toplayan bir kelebek.

Tozlaşmayı sağlayan kelebek.


Arılar herzamanki gibi mükemmel çalışıyorlardı.



Hardal çiceklerinin içinde fazelya çicekleri dahi vardı.


Yaban arı,islah edilmemiş doğal hali.





Çalışkan işci arı.






Ayağında polen taşıyan işci bir arı.




Fazelya çiceği.



Resimlerini çektiğim tarla kenarı burası.

Yaban arı.


Fazelya.



Ekin tarlası yavaş yavaş sarı rengini alıyor.




Arılığıma geldiğimde arıların güzel çalıştığını görünce,
fazla rahatsız etmek istemedim.

Bildiğimiz gibi nektar akımı az olduğu zamanlar
yağmalama tehlikesi çok büyük oluyor.


Kovanlarımda durmadan günlük yeni işci arı çıkıyor
ana arının yumurta atacak alanını yeterince mevcut.
Kapalı gözlü yavru çıtası birer tane alındı,bölme
kolonilere verildi,alınan kapalı yavrulu çıtaların yerine
temel petekli çıta verildi.
Arılar şu an 3 katın üçünüde tamamen dolduruyorlar.

Arılarımın çalışması maşallah güzel,kovana giriş çıkışlar
iyi,çünkü musluk yani kovan girişleri sonuna
kadar açık.
Kovan içinde hava sirkulasyonu devamlı var,
arılar bunalmıyorlar.
Kovan önlerinde sakal oluşmuyor.




Bunaltıcı sıcaklarda bizlerin bile temiz havaya ihtiyacımız
olduğundan arılarımızıda düşünmemiz şart.


2 Kovanı bir sehba üstüne koyuyorum.


Elmalar büyümeye başladılar.



Maşallah her gelişimde büyüdüklerini fark ediyorum.



Yolun karşısında duran çicekcimizin bahcesi,
çiceklerin görünümü çok güzel.


Bal arısı ve sarı çicek.


Bal arısı.


Pazı veya şeker pancarı,yapraklarından
güzel sarması oluyor.


Ihlamur ağaçlarının çoğunluğu çiceklerini döktüler.




Fazelya tarlası hızla büyüyor.



Nektar azaldığı zaman arılar için güzel nektar
kaynağı olacak.



Lahana tarlası.



Her yer lahana tarlası oldu.




24 Haziran 2009 Çarşamba

Asayiş berkelam.

Evet arı dostları üç gündür yağan yağmur arıların kovan içinde
sıkışmasına sebep oldu,sonuçta hergün belli miktar
arı dünyaya geldiğinden ve tarlacı arıların nektar toplama işlerine
çıkamadıkları için kovan içinde daralmalar olabilir.
Oğul çıkma sebeplerinden olan kovan içi daralmaları
önlemek için devamlı kontrol edilmeli ve arılara daralmadan
müdahale etmek gereklidir.
Resimde görünen kovan son yakaladığım oğula ait,
arılar iki gün hapisden sonra kovanı kabul ettiler.
3 günlük stokları midelerinde tükendiği için
koloniye az miktar invert şurup takviyesi yaptım,
vermiş olduğum temel petekleri çabuk kabartmaları için
bu işlem şart oluyor.


Bölmeler sehba üstünde.


Arılar nektar akımı azaldığı halde biryerlerden
nektar buluyorlar.



Hava devamlı kapalı ve yağmurlu olduğundan
açan çicekler hemen kurumuyor.




Elma ağacı.













Arılarım için ekilen hardal tarlası.

Çecekcimiz.


Kır çicekleri.


Tomates ve Salatalık serası.



Patates tarlası çicek açmış halde.


Marul tarlası.



Renkli marul tarlası.

Ihlamur ağacı çiceklerini dökmüş orada artık nektar yok
arılar için.






20 Haziran 2009 Cumartesi

Oğul günümüz.

Bu senenin ilk oğulunu almış olduk,
bugün havanın bulutlu olmasından dolayı,Oğuzhan ile Hakan
ve ben bisiklet turu yapmaya karar vermiştik.
Bisiklet turuna başladık ve 14 km yol aldıkki benim telefonum
çalmaya başladı,telefon eden kişi çiftliğin sahibi,
telefonda heyecanlı bir şekilde arıların elma ağacında
salkım oluşturduklarını söyledi.
Tabiki hemen geri dönmeye karar verdik,bizim için
güzel spor oldu.

Arılığıma vardığımda arkadaş salkımın olduğu ağacı gösterdi bana
içimdende diyorum hangi kovanın oğulu bu diye,çünkü yaklaşık hepsi
yeni analı kovanlar,oğul çıkmaması gerekli dedim içimden.
Boş kovanlarım bahcemde olduğu için hazırda kovanda yok
arabamda taşıdığım bal kovasına oğulu almaya karar verdim,
oğulda önemli olan arıların başlarını sokabilecek karanlık
bir sığınak olması gerekiyor,plastik kova ise beyaz şefvaf,çiftci
arkadaşdan bir de karton kutu varsa iyi olur dedim
bulmuş getirmiş kartonu.

Hazırda boş kovan olmadığı için oğulu plastik
bal kovasının içine silkeledim.


Oğula giden arı sokmaz derler,gerçektende sokmuyor,
elime aldığım arılar sokmadı.



Oğula giden arıların 3 günlük bal stokları midelerinde
bulunduğunu biliyoruz.



Tabiki hemen kendi kovanlarıma baktım,hangisinden
çıkmış olabilir diye hepsine tek tek bakmaya başladım.

Oğulu silkelediğim kovayı kartonun içine yerleştirdim
çünkü kartonun içi daha karanlık ve arıların hepsi
içeri girmesi için arıları rahat bıraktım.


Kovanların kontrolünde herşeyin normal olduğunu
görünce sevindim,benim kovanlarımdan oğul çıkmamış.



Kovanlarda bütün ana arıların sırtında yeşil renkli opalit
plaka bulunuyor.


Kontrol ederken nefis ıhlamur balının
kokusu gelmeye başlamıştı.


Sırlanmamış doğal Ihlamur balı.


Bazı çıtaların üst kısımları sırlanmış olarak gördüm.




Sırlanmış çıta.


Duman vermezseniz arılar böyle çıta üstüne çıkıyorlar.



Arılarım fazla kuvvetlenir ise böyle suni böldüğüm kovanlara
birer çıta kapalı yavru vereceğim.

Salkımdaki oğulun plastik kova içine girdiğini gördüğümde,
doğru bahceme boş kovan almaya gittim.

Yaklaşık bütün işci arılar anayı takip ederek plastik
kovanın içine girmişlerdi geldiğimde.


Bahceden getirdiğim kovanı kartonun yanına koydum,
plastik kovayı üstüne yerleştirdim,arılar çıta üstüne
dağılmaya başladılar ama nedense tam inmiyorlar
kovadan,daha sonra resimde ana arıyı görmüş oldum.
Ana arıyı görebiliyormusunuz tam arıların ortasında.

Ana arıyı gördüğümde rahar ettim çünkü benim ana arım
değilmiş sırtında renk filan yoktu,arılığıma yakın olan
arıcıların birinden kaçmış olmalılar.
Biraz bekledim ana arı iner çıta üstüne diye.


Bunların ineceği yok diyerekten kovayı ters çevirdim.


Çıta üstünde işci arılar.


Evet ana arıyı görmüş oldum,daha çok genç.


Ana arı çıtaların arasından içeri dalınca kovan kapağını
kapattım.

Önümüzdeki günlerde ballı polenli bir çıta verirsem
sene sonuna kadar katı doldururlar diye düşünüyorum.