5 Şubat 2011 Cumartesi

Sonbahar bakımının önemi ve Arıcılıkta yenilikler....

Selam arı dostları,
Arılarım uzun zamandır soğuklardan dolayı kovan dışına
çıkamıyorlardı ve bugün öğlen vakti hava sıcaklığı 18 C°derece
olunca  arılarım  kendilerini kovan dışına attılar,
tabiki arıcı olarak kovan önünde bazı gözlemlerim oldu
bunların başında uçan arıların nerelere dışkı bırakmaları oldu
çünkü arılar dışkı boşaltmak için böyle güzel havaları
değerlendiriyorlar ve midelerindeki dolu dışkıları kovan dışına
boşaltırlar bu konuda ilerki resimlerde daha net görebileceğiz.



Sağlıklı kışa giren koloniler sağlıklı çıkıyor,
Benim için yeni sezon son hasattan hemen sonra başlıyor
çünkü arılarımın en başta üstlerindeki arı zararlısı
Varroaya karşı mücadele etme zamanı başlıyor
ve Formik asit ile ilk darbeyi Varroa zararlısına
vermiş oluyorum,daha sonraki uygulamalarımda
varroa miktarını arılarıma kışın zarar veremiyecek
duruma ve miktara getiriyorum.

Oraganik asitler çok başarılı,

Organik asitler varroa parazitine karşı
senelerdir başarıyla kullanılıyor,tabiki organik asitlerin
kullanma zamanı ve miktarı çok önemlidir,
kullanım zamanı ve miktar yanlış yapılır ise faydasından çok
arılarımıza zarar verir bunu unutmamak gereklidir.

ve tabiki organik asitlerin kullanımında
sağlık kurallarına büyük dikkat etmemiz gerekiyor.




kovan girişleri temiz,çünkü arılarımın midelerini
yormuyorum.



sağlıklı koloniler,

Bu kolonilere....
Vitamin mi verildi ? Hayır
Teşvik beslemesi mi yapıldı ? Hayır
Nosemaya karşı antibiotik mi verildi ? Hayır

bir sürü Hayır var cevap olarak ama
neden arıların gelişimini bu gereksiz şeylere
bağlarlar anlamış değilim.



kışın arının midesini gereksiz besinler vererek
 (  Kek, polen ve salgı balı  )
arının küçük midesini çabuk dolduran
arılar dışkısını mecburen kovan içine atıyorlar
bu da temizlik yapan arıların bulaşıcı hastalık
Nosemayı kovan içine
büyük bir hızla yayılmasına sebeb oluyor,

ve bu yanlış uygulamayı her sene yaptıkları içinde
gereksiz ilaçları kullanarak önlem aldıklarını sanıyorlar
ama çok büyük hata yapıyorlar.

zayıf iki adet koloni kış boyu iki adet risk taşır
ve kışı canlı geçirmeleri şansa kalmıştır
ama kış gelmeden iki zayıf koloni birleştirildiğinde
 güçlü koloni olarak bahara çıkma şansları
daha çoktur.



nektar akımı olmadığı zamanlar yani
sonbaharda ve şimdi arılar uçtuklarında
yağmalamak için kovanları yoklarlar onun
için arı uçuşu olduğu zamanlar kovan girişlerini
dar tutmakta fayda var.

Benim kovanlarımın altı telli olduğundan arka
tarafta bulunan çekmeceyi ters cevirerek kovan içine
hava girmesini sağlıyorum,kovan girişleri ise
arıların savunması için ve fare girmemesi için dar
tutuluyor.



kovan girişleri şimdilik dar tutuluyor,


kovan kapakları rüzgardan uçmaması için
üstlerine ağır tuhla koyuyorum.


karniyol arı,


iki kat kışlayan koloniler,


kolonilerimi mümkün olduğu kadar kışa
güçlü sokmaya çalışıyorum haliyle güçlü kışa giren
koloniler de kışı güçlü çıkıyor,daha kış bitmedi
ama kolonilerimin maşallahı var kışı
sağlıklı çıkacaklarına inanıyorum.


kanatları zarar görmemiş sağlıklı arılar,
başarının sırrı ise Organik asitler.
Neden?

Organik asitlere karşı Varroa paraziti bağışıklık
sağlayamıyor ve ölüyor.


 uzun ömürlü kış arıları,



kovan girişini bekleyen bekci arılar,


uzun süre uçmayan arılar,
kovan yerini ezberlemek için yeni koordinatlarını
 havızalarına kayıt ediyorlar.



 sonbaharda çıkan uzun ömürlü kış arıları
koloniyi çicekler açıncaya kadar ve yeni generasyon
yaz arıları çıkıncaya kadar hizmet ediyorlar.


fare girmemesi için girişler 7 mm yükseklikte
tutuluyor,


geçen sene suni böldüğüm koloniler,


kış arısı,


arının midesinde biriken dışkıyı dışarıya
 kovan dışına atması çok önemli,



bir adet işci arının midesinden çıkan dışkı
miktarı bu kadar ve kovan dışına atması
sevindirici tabiki,



kovan dışında başka bir dışkı,


kovan girişleri temiz ve kuru,


doğa uyanıyor az kaldı,


ekin ekilmiş ve yeşillenmiş,



Horoz ve tavuklar hallerinden memnunlar,



mutlu tavuklar,







daha kış bitmediği için arıların böyle güzel
güneşli havaları dışkı boşaltmaları için değerlendirmelerini
bir kaç kez görebiliriz inşallah.

Yeniden görüşmek üzere hoşcakalın arı dostları.





30 Ocak 2011 Pazar

Arıcılık ile ilgili bilgi paylaşımı....

Selam arı dostları,
Hava şartlarımız çok sert geçiyor ve bu fındık püsküllerini
resimlerken hava sıcaklığı -2 C° ile -5 C° derece arasıydı.

Kar yağması durduğu halde kuru bir ayaz var,
güneş çıktığında bir kaç derece sıcaklık yükselsede
sıfırın üstüne çıkmıyor ve geceleri -10 C°dereye kadar
sıcaklık düşebiliyor.





arılarım soğuktan çıkamıyorlar ama çıktıklarında
karşılaşacakları ilk polen kaynağı resimdeki
erkek fındık püskülleri olacak.

Arılarımın aktif arı uçuşunda toplayacakları fındık
poleni yavru bakımında büyük rol oynuyor ama
resimde görünen fındık ağacı yabani ağaç olduğundan
hiç kimse ona fındık kurdu için kimyasal pestisitler
kullanmayacak haliyle arılarımı zehirlemiyecek.

Fındık ilaçlaması yapılan bölgelerde mutlaka
fındık sahipleri ile kontak kurmak gerekir
ve hiç kimsenin zarar görmemesi için
çareler bulunması en uygunudur.





arılarımız için ikinci faydalı polen kaynağı ise
bu söğüt cinsidir,resimde görünen kısmı daha çicek
açmamış hali.

Püsküllerinden sarı renkte polenleri çıkarak
arılarıma mükemmel polen kaynağı sağlıyor.






söğüt ağacı





hava şartları halen soğuk olduğu için kolonilerde
fazla aktivite yok.






kovan altından hava sirkulasyonu
kovan içi rutubet olmaması için şart,
arılar soğuktan bilindiği gibi zarar görmüyorlar.






diğer kovanlarımın arka kısmı açıldığından
kovan altı rahatlıkla görülebiliyor.

Kış arılarının önemi bir kere daha öne
çıkıyor böylelikle,
yoksa kovan altı ve girişi ölü
arılardan görünmez hale gelirdi ama yukarıdaki
resimde de göründüğü gibi ölü arı miktarı baya az
çünkü salkımda olan arıların çoğunluğu kış
arılarından oluşuyor.


Telin üstüne düşen ölü arılar ve mum kırıntıları
az miktarda görülebiliyor,burada da göründüğü gibi
kovan içi rutubet olmamış yere düşen ölü arılar
küflenmemiş kuru haldeler.

Modern arıcılık konusunda çok önemli noktalar
barındıran bu bilgiler Nosema gibi bazı arı
 hastalıklarınada çare olarak bakmak gerekir.






kovanlarımın altından kovan içine yeterince miktarda hava
sirkule edince,örtü bezi olarak kullandığım naylonlar
hiç bir şekilde kovan içine rutubet yapmıyor.


Varroa çekmeceleri,
tel tabanlı kovanlar,
iki katlı kışlatma,
sonbahar koloni bakımı,
organik asitler,
sonbahar koloni beslemesi,
ve kış arıları gibi önemli
konulara devamlı işlememiz gerekli olduğuna
inanıyorum.






25 Ocak 2011 Salı

Soğuk hava geri geldi,kuru ayaz var haftaya -10 C° derece olacakmış....

Selam arı dostları,
Hava sıcakılığı yine düşerek - 4 C° derece ile -10 C° derece
arasında geçiriyoruz.

Arılarım yüksek bir bölgede olduğundan rüzgar estiğinde
hissedilen soğukluk gerçek soğukluktan iki katına çıkıyor.


kovanlarımın çekmeceleri içinde olduğu halde
2 cm yükseklikte ve kovan genişliğinde bir açıklık oluyor,
buradan giren temiz hava ile kovan içi nem ve rutubet
yapmıyor.



resimde de göründüğü gibi kovan altında bulunan
taban teli görünüyor,telin üstünde ise arılarım kışlıyor.




çekmeceyi çıkarıp ters çevirdiğimde ise aşşaya doğru
bükük olan kısım yukarı gelerek kovan altını tam kapatıyor,
ama tam kapatmaya gerek yok tabiki.

Kovan içinde nem ve rutubet arılar için kuru soğuktan
daha kötü.




su soğuktan buz tutmuş,




bu yıl kar erken yağmaya başladığından,kar örtüsü
her yeri kapladı ve kuşlar aç kaldılar.
Onun için senelerdir hiç başıma gelmeyen bir durum
bu yıl benide buldu,ağaçkakan kuşu ve bir cins
çalı kuşları kovanlarımı rahat bırakmadılar.




kovanlarıma daha fazla zarar vermemeleri içinde
üstlerine ağ germiştim,bu seferde kovanların altında
bulunan sehbaların altına giremeyen kedilerden
ve atmacalardan faydalanan
fareler delik deşik etmişler toprağı,kışın
aktif olmadıklarını sanıyordum ama karın altından bile
yol açarak istedikleri yere kadar gitmişler.

Kış mevsiminde fareler kovanlardan başka besin
bulabilecekleri fazla seçenekleri olmadığından
kovanlarınızı farelerin girmemesini
sağlayınız.






bodur Elma ağaçları ve seralar,







Bütün arı dostlarına başarılar dliyorum.



20 Ocak 2011 Perşembe

Kışa dayanıklı arılar ve doğal selekte.....

Selam arı dostları,
Buradaki hava şartlarından bildirmek gerekirse eğer
havamız tekrar soğudu,normal kış şartları diye düşünüyorum
zaten çünkü daha kış bitmedi ve yine resimlerde de göründüğü
gibi kar yağdı.

Ara sıra çıkan güneşli havaları değerlendirmek
iyi oluyor,kolonilerde besin durumlarını ve kolonileri
rahatsız edebilecek durumlar olmadığına bakmamız
bazen daha büyük zararlardan koruyor.





Kovan kapaklarım tam metal saç olduğundan,
yağmur yağdığında çok güzel koruyor.

Saç kapağının altında ise strapordan isole bölge
bulunuyor buradan sıcaklık dışarıya boşa gitmediği
gibi dışarıdan da içeriye soğuk girmiyor.



kovanların altı telli ve çekmeceli olduğundan
kovan içine istenen hava sirkulasyonuda sağlanmış
oluyor.

Bu durumda kovana giren temiz havanın en
 büyük avantajı ise çıtalarımızın
ve kovan içinin nem olmadığı için küflenmediğini
görüyoruz.

Bir önceki haberimde paylaştığım resimde
 çıtaların üstlerinde nem veya küf
olmadığını görebiliyoruz.

Tam kapalı kovanlarda tabana düşen ölü arılar
bile nemli ve küflü oluyorlar ve kovan içini kötü
kokular yayılabiliyor.

Tel tabanlı kovanlarda ise ölü olarak düşen arılar
hava sirkulasyonu sayasinde kuru kalıyorlar
ve küf olmuyor,temizlemeside ona göre daha
sağlıklı oluyor,kovan içinde nem ve küf
olmuyor.




Sonbahar bakımlarını düzenli bir şekilde yapıldığında
dalgalı hava şartları kolonilere hiç bir şekilde tehlikeli
olmuyor.

Kolonilerin besinleri yeterince miktarda olduğu sürece
korkacak bir durum olmuyor.